Yeşil dönüşümle birlikte ülkelerin elektriğe talebi artarken, temiz enerji teknolojileri de giderek büyüyor. Bu gelişmeler 6 yıl içinde fosil yakıt döneminin biteceğine ve elektrik çağına girileceğine işaret ediyor. Uzmanlar ise bu eğilimde Çin'in etkisine dikkat çekiyor.
Uluslararası Enerji Ajansının (IEA), Dünya Enerji Görünümü raporuna göre jeopolitik belirsizlikler, yeni teknolojiler, temiz enerji dönüşümü ve iklim değişikliği enerji güvenliğinde küresel çabalar için büyük riskler yaratıyor. Küresel enerji sistemindeki kırılganlıklar jeopolitik gerginlikler ile bir bir ortaya çıkarken temiz enerjiye geçiş hızla artıyor.
Elektrik çağı başlıyor
Ülkelerin mevcut politikalarına göre, küresel enerji piyasası, 2020'lerin ortasından bu yana petrol ve doğal gazda arz fazlasının, güneş enerjisi gibi temiz enerji teknolojilerinde ise büyük üretim kapasitesinin görüleceği bir yöne ilerliyor.
6 yıl içinde fosil yakıtların devri bitiyor
Temiz enerji kaynaklarının 2030'dan önce elektrik talebinin yarısından fazlasına cevap vereceği beklenirken, kömür, petrol ve doğal gaz gibi tüm fosil yakıtlara talep 2030 sonunda zirve yapacak. Temiz enerji teknolojileri hızla büyürken, büyümenin dağılımı, teknolojiler ve pazarlar arasında farklılıklar gösteriyor. Son 10 yılda elektrik talebi enerji talebinin iki katı büyüdü. Küresel elektrik talebinde her yıl Japonya'nın talebine eş değer artış görülüyor.
Yine de dünya sıfır emisyon hedefinden uzakta
Temiz enerji dönüşümünde artan ivmeye rağmen, IEA'e göre yine de dünya net sıfır emisyon hedeflerinden uzakta. Emisyon düşüşünün keskin olmaması halinde 2100'e kadar küresel sıcaklık artışı sanayi öncesi döneme göre 2,4 derece artacak.
'Elektrik çağına ilerliyoruz'
IEA Başkanı Fatih Birol ise daha önceki WEO raporlarında, küresel enerji sisteminde geleceğin elektriğe dayalı olduğunu belirttiklerini anımsatarak, "Enerji tarihimizde kömür çağı ve petrol çağını gördük. Şimdi ise hızla elektrik çağına ilerliyoruz. Bu çağ, gelecekteki küresel enerji sistemini tanımlayacak ve giderek daha fazla şekilde temiz elektrik kaynaklarına dayalı olacak." değerlendirmesinde bulundu.
Küresel enerji trendinde olduğu gibi Çin'in bu eğilimin de büyük bir parçası olduğunun altını çizen Birol, yatırım, fosil yakıt talebi, elektrik tüketimi, yenilenebilir enerji, elektrikli araçlar ve temiz teknolojiler başta olmak üzere neredeyse 'her enerji hikayesinin özünde bir Çin hikayesi' olduğunu dile getirdi.
IEA Baş Enerji Ekonomisti ve WEO'nun başyazarlarından Tim Gould ise "Geleceğin enerji sisteminin tanımlayıcı özelliği olarak yeni bir elektrik çağından bahsediyoruz. Tüketici olarak enerji sistemiyle olan ana ilişkimiz önümüzdeki dönemde artık elektrik faturamız ile olacak. Enerji sisteminde en çok önemseyeceğimiz rakamlar, petrolün kaç dolara satıldığı ya da benzinin fiyatının ne olduğu değil, evde elektrik için kilovatsaat başına ne kadar ödediğimiz olacak. Bu, tüketicilerin farkında olması gereken en önemli rakam olacak." dedi.
'Elektrik, petrole meydan okumaya başlıyor'
Dünyada elektrifikasyonun en hızlı bina sektöründe, en az ise ulaşım sektöründe ilerlediğini kaydeden Gould, "Elektriğin petrole meydan okumaya başladığını görüyoruz. Çin'deki yeni araç satışlarının yarısı elektrikli. Bu, Çin'in birkaç yıl önceki durumuna kıyasla büyük bir değişim ve petrol piyasalarını şimdiden etkiliyor." diye konuştu.